Papers by Dr. Tahsin Eren Sayar
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2025
This study was prepared to reveal how the eating culture is reflected through mukbang videos, whi... more This study was prepared to reveal how the eating culture is reflected through mukbang videos, which started in South Korea in 2008 and spread all over the world in a short time. In this study, which was examined in line with the concepts of popular culture, consumption and social media, two most watched mukbang videos on YouTube and one most watched mukbang video in Türkiye were selected as samples by using the descriptive analysis method. As a result of the analysis, it was concluded that the videos were processed through the blending of traditional and new, the perception of delicious food and promotion-advertising concepts within the new opportunities offered by popular culture. The study also showed that all three findings were presented to consumers by taking advantage of the entertainment element.
Medya Okuryazarlığı Araştırmaları Dergisi, 2023
Dijital oyunların multidisipliner bir çalışma prensibi içerisinde değerlendirilmesi zorunluluğu h... more Dijital oyunların multidisipliner bir çalışma prensibi içerisinde değerlendirilmesi zorunluluğu her geçen gün etkisini arttırmaktadır. Psikoloji alanının bağımlılık, (WHO, 2021) ekonomi alanının endüstri (Kerr, 2006) ve iletişim alanının tasarım ve oyunların etkisi (Clark, Tanner-Smith, Killingsworth, 2015) üzerine yaptığı çalışmalar bu sürecin önemli birer kanıtı niteliğindedir. Günümüz literatüründe dijital oyunların olumsuz yönlerine (Aydemir, 2022; Ivory ve Ivory, 2017) ilişkin yapılan çalışmalarda genellikle oyunların fiziksel ve psikolojik etkileri üzerinde durulmaktadır. Halbuki oyunların olumlu yönlerinin de bir hayli fazla olduğunu belirtmekte fayda vardır. Zira dijital oyunlar yabancı dil öğreniminden strateji geliştirmeye, el göz zihin koordinasyonunun gelişmesinden motor becerilerin gelişimine katkı sunmaya kadar birçok farklı alanda olumlu etkilere sahiptir (Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, 2017). Oyunların sahip oldukları olumlu etkilerine yönelmek elbette faydalı olacaktır. Ancak özellikle olumsuz yönlerin toplum nezdinde bıraktığı etkileri araştırmak, irdelemek ve bunlara yönelik alınacak önlemleri ortaya çıkararak çözüm önerileri sunmak önemlidir.
İstanbul Aydın Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2023
Digital games have become an area that is considered and discussed in the social and cultural fie... more Digital games have become an area that is considered and discussed in the social and cultural field with the economic incomes. Hence the criteria and evaluations preferred by individuals in choosing digital games have gained importance. Based on this idea, the aim of the study was determined as to reveal what kind of effects the gender factor creates in the digital game preference of individuals. In this study, a scale based on field study was developed and the effects of the gender factor in the preferences of the participants in digital games were examined. The quota random sampling technique was used in the study covering the X, Y and Z generations in the 14-54 age group. The people selected according to the sample structure in question were determined as n240 and the k=03 design factor was used. As a result of the study, the data obtained show that gender and age as a supportive factor are important in choosing digital games. On the other hand, it has been concluded that the gender element in the digital game preference of individuals is effective in the choice of the game type and the creation of the character profile.
Medya Okuryazarlığı Araştırmaları Dergisi, 2022
Dijitalleşmenin etkisiyle sayısal forma kavuşan oyun kavramı, 1960’lı
yıllardan itibaren Atari, o... more Dijitalleşmenin etkisiyle sayısal forma kavuşan oyun kavramı, 1960’lı
yıllardan itibaren Atari, oyun konsolları ve bilgisayarlar vasıtasıyla küresel
üne kavuşmuştur. Ekonomik alanda önemli yatırım aracı haline dönüşen
dijital oyunlar diğer yandan dağıtım ağlarının gelişmesi neticesinde üretim
ve kullanıcı sayısını da arttırmıştır. İnternet altyapısının gelişmesi ile online
platformlarda varlığını hissettiren oyunlar, tüm dünyayı etkileyen küresel
bir olgu haline dönüşmüştür. Özellikle Z kuşağının yoğun olarak dijital
oyunlara yönelmesi sonrası okuryazarlık kavramı tartışılmaya başlanmıştır.
Bu yaklaşımdan hareketle çalışmanın amacı, Türkiye’deki dijital oyun
sektörünün son durumunu da göz önünde bulundurarak dijital oyunlara
ilişkin verilen eğitimlerin ve Türkiye’deki dijital oyun okuryazarlığı
faaliyetlerinin ne durumda olduğunu ortaya koymak olarak belirlenmiştir.
Çalışma sonucunda Türkiye’nin dijital oyun sektöründe henüz istenen
seviyeye ulaşamadığı görülmüştür. Dijital oyunlara ilişkin lisans, lisansüstü
ve sertifikalı eğitimlerin verilmesine karşın okuryazarlık faaliyetlerine
ilişkin kapsamlı bir eğitim sürecinin başlatılmaması da önemli bir eksiklik
olarak göze çarpmaktadır.
INTERNATIONAL PEER-REVIEWED JOURNAL OF COMMUNICATION AND HUMANITIES RESEARCHES, 2017
Öz: Günümüzde sosyal medya kamuoyu oluşturma ve kamuoyunu yönlendirme anlamında etkin bir role sa... more Öz: Günümüzde sosyal medya kamuoyu oluşturma ve kamuoyunu yönlendirme anlamında etkin bir role sahiptir. Siyasetçiler, kamuoyunun nabzını bir anlamda sosyal medyadaki paylaşımlara gelen tepkilerle ölçmekte ve bu tepkilere göre kararlar almaktadır. Özellikle kriz dönemlerinde yaşanan büyük problemlerde birçok lider internet ve sosyal medyayı daha fazla kullanır hale gelmiştir. Bu dönemlerde halka seslenerek krizi yönetme ve onları etki altına almayı amaçlayan liderler aynı zamanda krizden hasarsız bir şekilde çıkma amacı gütmektedirler. Ele alınan çalışma kapsamında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 15 Temmuz sonrası sosyal medya tekelinde Facebook üzerinden yaptığı paylaşımlarla krizin yönetilmesinde başarılı olup olmadığı araştırılmıştır. İçerik analizi yöntemi kullanılarak ele alınan çalışma sonrasında Erdoğan'ın yaptığı paylaşımla yüzde 90 oranında destek aldığı ortaya çıkmıştır. Bu sonuç doğrultusunda liderlerin kriz dönemlerini atlatmada sosyal medyanın avantajlarından faydalandıkları sonucuna varılmıştır.
MANAS Sosyal Araştırmalar Dergisi, 2022
Yaşamın her alanında kendisine yer bulan oyun oynama eylemi gelişen internet teknolojileriyle bir... more Yaşamın her alanında kendisine yer bulan oyun oynama eylemi gelişen internet teknolojileriyle birlikte dijital bir forma kavuşmuştur. 1960'lı yıllardan itibaren kültürden ekonomiye kadar çok sayıdaki yaşam pratiğinde köklü değişikliklere neden olan dijitalleşme sürecinin oyun oynama eylemi üzerindeki etkisi, bugün halen tartışılagelen ve akademik ilgiye mazhar olan bir disiplin olarak öne çıkmaktadır. Özellikle günümüzde Steam ve Play Station Store gibi popüler platformlar aracılığıyla performans sergileyen dijital oyuncuların/kullanıcıların oluşturdukları sanal kimlikler, yani avatarlar ise sundukları yeniden üretilen kimlik modeli ile dijital oyunları psikoloji bilimi ile yakın temasa sahip interdisipliner bir alan haline getirmiştir. Bu bağlamda dijitalleşme süreci çatısı altında oyun ve kimlik tartışmalarını çoklu eksende yürüten bu çalışmanın sorusu "Dijital oyunlarda belirlenen avatarlar kişilerin gerçek yaşamdaki kimlikleri ile nasıl bir ilişkiye sahiptir?" olarak belirlenmiştir. Çalışmanın amacı ise kullanıcıların seçtikleri avatarların kişilerin kimlik ve benlik yapısı üzerinde ne tür etkiler oluşturduğunu ortaya çıkarmaktır. Odak Grup Görüşmesi yönteminin kullanıldığı çalışmada örneklem olarak Yalova Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi İletişim Sanatları 3. sınıf öğrencileri ve Yalova Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği 4. sınıf öğrencilerinden toplamda 12 kişi seçilmiştir. Yapılan araştırma neticesinde avatarların kişilerin kimlik yapılarında sanal kimliğe sahip olma arzusu, anonimlik, çoklu kimlik, liderlik ve aidiyet duygusunu geliştirme gibi etkiler oluşturduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Türkiye Araştırmaları Literatür Dergisi, 2021
Bu çalışmada 1980-1992 dönemi arasında Türkiye’deki medya iletişim çalışmaları ile özellikle kitl... more Bu çalışmada 1980-1992 dönemi arasında Türkiye’deki medya iletişim çalışmaları ile özellikle kitle iletişim araçlarının kültürel alanda oluşturduğu değişimlere yönelik tartışmalar tespit edilerek değerlendirmeler yapılmıştır. Çalışma kapsamında Ertuğrul Özkök’ün (İletişim Kuramları Açısından Kitlelerin Çözülüşü ile Sanat, İletişim ve İktidar), Nabi Avcı’nın (Kitle Kültürü: Enformatik Cehalet), Deniz Güler’in (Eğitim İletişimi Kurumu Olarak Çocuk Televizyonu ve Uygulamaları ile Bir Model Önerisi), Ünsal Oskay’ın (Çağdaş Fantazya: “Popüler Kültür Açısından Bilim-kurgu ve Korku Sineması”), Emre Kongar’ın (Kültür ve
İletişim), Ahmet Haluk Yüksel’in (Atatürkçü Düşünce Sisteminde Kültürel
İletişimin Modele Dayalı Boyutları), Meral Özbek’in (Popüler Kültür ve Orhan Gencebay Arabeski) ve Ahmet Oktay’ın (Kültür ve İdeoloji) medya ve iletişim çalışmaları kapsamına girdiği düşünülen çalışmaları üzerinde durulmuştur. Yapılan incelemede farklı bakış açısı ve perspektif sunan akademisyenlerin ortak birçok nokta üzerinde yoğunlaşarak hegemonya eleştirisi, ideolojik yaklaşımlar, toplumsal sorunlar, dışa bağımlılık ve yabancılaşma sorunu üzerinde durdukları görülmüştür. Akademisyenler bu kavramlar üzerinden okuma yazma oranı, köyden kente göç, dış kaynaklı hegemonik yayınlar ve medya üzerinden politik kültür inşası gibi unsurlara eleştirel bakış açısı ve çözüm önerileri sunmaktadır. Düşünce farklılıklarına yönelik inceleme yapıldığında Nabi Avcı ve Deniz Güler’in
medya aracılığıyla eğitim işlevinin artırılması gerektiğini savunurken Ünsal Oskay ve Emre Kongar’ın ise hegemonik yapının kırılmasında temel eğitimin işlevine vurgu yaptıkları sonucuna ulaşılmıştır. Bu dönemde çalışma yürüten söz konusu akademisyenlerin fikirlerinde birtakım değişiklikler olmasına karşın çözüm önerilerinin benzer perspektiflerde olması o döneme ilişkin tesadüfi bir yaklaşım olmaktan ziyade bir çözüm arayışı olarak değerlendirilmektedir.
Öz: Siyasal güçlerin etkilerini toplumlar üzerinde göstermeleriyle birlikte enformasyon araçların... more Öz: Siyasal güçlerin etkilerini toplumlar üzerinde göstermeleriyle birlikte enformasyon araçlarının gündem belirleme ve halkı etkileme noktasında kullanılması sıklaşmaya başlamıştır. Birçok siyasi güç, özellikle basın mecraları ve sosyal medyayı kullanarak hem kitleleri etkileri altına almayı amaçlamışlar hem de fikirlerinin toplum tarafından uygulanabilir olması için çaba sarf etmişlerdir. Bu bağlamda medya araçlarının kullanılması çeşitli dizi ve sinema filmlerinde de açıkça ele alınmıştır. İngiliz yapımı Black Mirror dizisi de özellikle 1. Bölümü olan National Anthem'de bu konuya değinmiştir. Çalışma kapsamında İçerik Analizi Metodu kullanılarak; dizinin birinci bölümündeki İngiltere Başbakanı'ndan istenilen taleplerin, dizideki sosyal medya ve televizyon kanalları aracılığıyla yayınlanması sonucunda yine dizideki kitleler üzerinde ne şekilde etkiler yarattığı ve gündem belirleme kuramının buradaki etkisi irdelenmiştir. Çalışma sonucunda dizideki örnekler düşünüldüğünde; sosyal medya ve televizyonların gündem belirlemede son derece etkin olduğu,bununla birlikte her iki mecranın da kendisine has birtakım değişikliklere sahip olduğu sonucuna varılmıştır.
Abstract: With the effects of political powers on society, it has become common to use information tools in the agenda setting and influencing the public. Many political forces, especially media circles and social media, have tried both to influence masses and to make their ideas applicable to society. In this context, use of media tools has also been explicitly addressed in various series and films. The British-made Black Mirror series also touched on this topic, especially in the 1st section of the National Anthem. Using Content Analysis Method within the scope of the study; the effects of the agenda setting theory and the influence of the demands of the British Prime Minister in the first part of the series on the masses in the line as a result of publishing through the social media and television channels in the series were examined. When the examples in the series are considered as the result of the study; social media and television have been very effective in determining the agenda, with the result that both parliaments have some changes that are unique to them.
Bu çalışmada akademi dışında başta gazetecilik olmak üzere medya ve iletişim eğitimi veren
devlet... more Bu çalışmada akademi dışında başta gazetecilik olmak üzere medya ve iletişim eğitimi veren
devlet kurumları ile özel kurumlar incelenmiş ve bu eğitimlerin mesleğin kurumsallaşmasına
sağladığı katkılar değerlendirilmiştir. Çalışma kapsamında gazetecilik eğitimi veren Anadolu
Ajansı’nın “Haber Akademisi”, Basın İlan Kurumu’nun “Habercilik Eğitim ve İstihdam Programı”,
“Gazetecilik Okulu Eğitim Programı” ve “Yeni Nesil Gazetecilik Eğitimi”, Radyo Televizyon
Yayıncıları Meslek Birliği (RATEM) bünyesindeki “RATEM Akademi”, Türkiye Gazeteciler
Cemiyeti (TGC) ile Konrad Adenauer Vafkı (KAS) arasındaki iş birliği, dünyanın önde gelen
haber ajanslarından Thomson Reuters tarafından hayata geçirilen gazetecilik eğitimi programları,
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) tarafından başlatılan “Çevrimiçi
Bilim Haberciliği Kursu”, Bağımsız İletişim Ağı’nın (Bianet) “Okuldan Haber Odası”na etkinliği,
Yeni Şafak gazetesi ile İŞKUR’un medya sektöründe istihdama yönelik iş birliği, İstanbul
Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Meslek Eğitimi Kursları’nın (İSMEK) Gazetecilik, Grafik ve
Fotoğraf, Halkla İlişkiler ve Organizasyon ve Radyo-Televizyon programları ve “İstanbul Medya
Akademisi” örnekleri incelenmiştir.
Medya, tarihin birçok döneminde siyasal iktidarlar tarafından önemli bir güç kaynağı olarak kulla... more Medya, tarihin birçok döneminde siyasal iktidarlar tarafından önemli bir güç kaynağı olarak kullanılmıştır. Ülkelerin ürettikleri birçok politikada doğrudan rol oynayan medya kuruluşları, çoğu zaman diğer ülkeler tarafından bir tehdit olarak görülmüş ve bunun sonucunda çeşitli yaptırımlar uygulanır hale gelmiştir. Başta Suudi Arabistan, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn olmak üzere birçok Arap Birliği ülkesinin geçtiğimiz Haziran ayında Katar'a yönelik uyguladıkları ambargo kararlarında Katar merkezli El Cezire kanalının kapatılmasına yönelik alınan karar da büyük dikkat çekmiştir. Bu çalışmada Suudi Arabistan, Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin başı çektiği Arap Birliği ülkelerinin Katar tarafından finanse edilen ve yayıncılık alanında objektif başarısıyla bilinen El Cezire medya grubunun kapatılmasını isteme talepleri ele alınmaktadır. Doküman Analizi ve İçerik Analizi yöntemi kullanılarak değerlendirilen çalışmada, El Cezire, BBC, CNN International, Deutsche Welle, Ahram Online, TRT World, Jerusalem Post,,Tehran Times ve Al Arabia örnekleri "Kapatılma Kararını Eleştiren Metinler", "Kapatılma Kararını Destekleyen Metinler" ve "Tarafsız/Bilgilendirici Metinler" kategorilerinde incelenmiştir. Bu inceleme kapsamında uluslararası medya örneklemi içerisinde yer alan bu sorunun belirlenen zaman aralığında ne kadar haber yapıldığı ve bu medya kuruluşlarının durumu nasıl değerlendirdiği ele alınmıştır. Ele alınan çalışma sonucunda Suudi Arabistan yanlısı Al Arabia ve Ahram Online'ın kapatılma kararını destekleyen, TRT World ve El Cezire'nin kapatılma kararını eleştiren, kalan diğer yayın organlarının ise tarafsız bir yayıncılık anlayışı yürüttükleri ortaya çıkmıştır.
Anahtar Kelimeler: El Cezire, Medya Denetimi, Siyasal İktidar, Siyasal İletişim, Katar
İnsanların yönetilme gücünü keşfetmesiyle bir-likte hayatımıza giren siyasal iletişim kavramı ası... more İnsanların yönetilme gücünü keşfetmesiyle bir-likte hayatımıza giren siyasal iletişim kavramı asırlar boyunca kendisini geliştirerek birçok formda kitlelere yol göstermiş ve yönlendirmiştir. Gelişen teknolojiyle birlikte hayatımıza giren sosyal medya ise siyasal iletişim kavramına yeni bir yöndeş kazandırarak bürokratların halka ulaşımını hem kolaylaştırmış hem de karmaşıklaştırmıştır. Bu bağlamda siyasiler siyasal iletişimin tüm inceliklerini kullanırken yine medyaya başvurmuşlardır. Medya aracılığıyla yapılan bu iletişimde sosyal medyanın ayırıcı rolü de yadsı-namaz bir şekilde ortaya çıkarak yurttaş gazeteciliği olgusuna hizmet etmiştir.
Abstract: When the humanity discovered the power of the management, Political Communication comes to their life and lead them. Social Media which is related with technology, gave the new form to Political Communication and politicians to used it to contact with the masses. Therefore, politicians used media to contact with people but on the other hand social media helped citizen journalism.
Conference Presentations by Dr. Tahsin Eren Sayar
2. BİLSEL INTERNATIONAL SUR SCIENTIFIC RESEARCHES CONGRESS, 2024
Mobil oyun endüstrisi akıllı telefon kullanımının artması ve mobil internetin yaygınlaşması ile s... more Mobil oyun endüstrisi akıllı telefon kullanımının artması ve mobil internetin yaygınlaşması ile son on yılda niş bir pazardan, küresel eğlence sektöründe öne çıkan bir güce dönüşmüştür. 2024 yılına gelindiğinde endüstri milyonlarca günlük aktif kullanıcıya sahip olup milyarlarca dolarlık gelirle ekonomik ve kültürel açıdan büyük bir etki yaratmaktadır. Bu başarının arkasında geliştiricilerin çeşitli gelir modelleri üzerinden kazanç sağlama stratejileri bulunmaktadır. Bu stratejiler oyunun mali uygulanabilirliğini, tasarımını, kullanıcı deneyimini ve oyuncularla uzun vadeli bağ kurma yöntemlerini önemli ölçüde etkilemektedir. Bu düşünceden hareketle çalışma, mobil oyunlarda kullanılan farklı para kazanma yöntemlerini, avantajlarını, zorluklarını ve bu yöntemlerin geliştiriciler ile oyuncular üzerindeki etkilerini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Oyun içi satın alımlar, reklamlar, abonelikler ve ücretli uygulamalar gibi gelir modellerinin incelendiği araştırmada, mobil oyunların nasıl faaliyet gösterdiği ve büyüdüğü betimsel analiz yöntemi kullanılarak analiz edilmiştir. Triple Match oyununun örneklem olarak seçildiği çalışmada mobil oyun sektöründeki kazanç yöntemleri detaylı bir şekilde incelenmiş aynı zamanda oyuncu deneyimi ve oyun karlılığı üzerindeki etkilerine odaklanılmıştır. Çalışma sonucunda, çeşitli gelir modellerinin hem geliştiriciler hem de oyuncular üzerinde önemli etkiler yarattığı, doğru stratejilerin oyuncu memnuniyetini arttırdığı ve sürdürülebilir gelir sağladığı sonucuna ulaşılmıştır.
8 th INTERNATIONAL CONFERENCE ON COVID-19 STUDIES, 2023
Haber verme, gündem belirleme ve kamuoyunu bilgilendirme gibi görevleri olan kitle iletişim
araçl... more Haber verme, gündem belirleme ve kamuoyunu bilgilendirme gibi görevleri olan kitle iletişim
araçları, toplumlarda yaşanan her türlü gelişmeye yönelik farkındalık oluşması noktasında
önemli bir araç olarak kullanılmaktadır. Bu bağlamda yaşanan her gelişmede bireylerin haber
alma ihtiyacını karşılayan kitle iletişim araçları aynı zamanda korku kültürünün oluşmasına
yönelik birtakım örnekler sunmaktadır. Nitekim medya aracılığıyla aşılanan korku kültürü
bireylerin yaşamlarını etkilerken aynı zamanda karar verme mekanizmalarına yönelik önemli
etkilere sahiptir. Covid-19 pandemisinin ilk çıktığı günden itibaren dünya genelinde etkili
olan olumsuz birçok fikir ve düşünce de özellikle sosyal medya mecraları vasıtasıyla yapılan
paylaşımlarla toplumlara aşılanmıştır. Bunun neticesinde korku kültürü medya ilişki bir kez
daha tartışılagelir olmuştur. Özellikle eve kapanma sürecinin yaşandığı dönemlerde sosyal
medya mecraları üzerinden Covid-19 pandemisine yönelik çok sayıda paylaşım yapılmıştır.
Paylaşımlardan bazıları doğrudan dezenformasyona yönelik faaliyetler yürütürken bazıları ise
misenformasyon sürecine hizmet etmiştir. Bu düşünceden hareketle çalışmanın amacı korku
kültürü kavramı bağlamında Covid-19 dönemiyle birlikte değişen enformasyon akışı ve
sosyal medyanın bu konudaki rolünü ortaya çıkarmak olarak belirlenmiştir. Çalışma
kapsamında Türkiye’de siyasal açıdan iki farklı görüşü temsil eden Sözcü ve Sabah
gazetelerinin ülkemizde ilk Covid vakasının açıklandığı gün olan 11 Mart 2020 tarihinden 21
Mart 2020 tarihine kadar olan Twitter paylaşımları incelenmiştir. İçerik Analizi yönteminin
kullanıldığı çalışma neticesinde her iki internet haber sitesinin de Covid-19 pandemisine
yönelik toplumu korkutucu ve paniğe yöneltecek paylaşımlarda bulunduğu sonucuna
ulaşılmıştır.
8th International Vocational Schools Symposium, 2019
Gelişen ve değişen tüm toplumlarda modernleşme kavramı kendisine yeni formlar yaratmıştır. Modern... more Gelişen ve değişen tüm toplumlarda modernleşme kavramı kendisine yeni formlar yaratmıştır. Modernizmin ulaştığı bu yeni formlar içerisinde iletişim araçlarının rolü son derece büyüktür. Toplumların yaşanan her gelişmede kitle iletişim araçlarından faydalanması aynı zamanda modernizm tartışmalarının haberleşme teknolojileri vasıtasıyla değerlendirilmesini gündeme getirmiştir. Son yıllarda internet teknolojisinin gelişmesiyle birlikte hayatımıza giren sosyal medya kavramı, modernizm tartışmalarını daha ileri bir boyuta taşımıştır. İnternetin sahip olduğu anındalık ve ulaşılabilirlik gibi olgular modernizmin yeni kalıplarına hizmet etmektedir. Bu bağlamda çalışmanın amacı sosyal medya özelinde Twitter’ın değişen modernite dinamiklerine ne tür katkılar sağladığını ortaya çıkarmak olarak belirlenmiştir. Çalışma kapsamında modernizm kavramı, Türkiye’de modernleşme süreci, yeni medya teknolojileri ve modernizm ile olan bağlantıları incelenecektir. Çalışmanın son bölümünde sosyal medya mecralarından Twitter üzerinden modernizm tartışmaları yürütülerek yeni medya- modernizm ilişkisine yönelik saptamalar yapılacaktır. Ele alınan çalışmada sosyal medya mecralarının, özellikle siyasal ve toplumsal gelişmeler vasıtasıyla günümüz modernizm kavramını geliştirerek kitlelere daha hızlı bir şekilde benimsetilmesinde önemli bir rol oynadığı sonucuna ulaşılmıştır.
2nd International Conference on Data Science and Applications, 2019
Geçtiğimiz çeyrek yüzyılda meydana gelen ekonomik değişimler, teknolojik gelişmelere başat şekild... more Geçtiğimiz çeyrek yüzyılda meydana gelen ekonomik değişimler, teknolojik gelişmelere başat şekilde ilerlemiş ve bu ilerlemenin devamında ise ağ ekonomisi kavramı bugün hem etkileri hem de sonuçları ile günlük yaşamdaki yerini almıştır. Yeni ekonomi ve bilgi ekonomisi olarak da adlandırılan ağ ekonomisinde; bilgi, geleneksel ekonomik modellere kıyasla en önemli üretim faktörü olarak değerlendirilmektedir. En geçerli akçenin ‘bilgi’ olduğu bu yeni ekonomik modelin en yaygın örnekleri arasında ise kullanıcının kişisel bilgi ve deneyimiyle üretim sürecinde aktif bir rol oynadığı yeni medya ürünleri gösterilmektedir. Hatta yeni medya araçlarının tüm üretim stratejilerini kullanıcılarından elde ettikleri verilere göre şekillendirdiğine yönelik bakış açıları da oldukça yaygınlaşmaya başlamıştır. Bu kapsamdan hareketle ortaya çıkarılan bu çalışma, ağ ekonomisinin etkileri bağlamında şirketlerin yakaladığı avantajlar ve kullanıcının harcadığı emeğin karşılıkları üzerinde durmayı amaçlamaktadır.
2nd International Conference on Data Science and Applications, 2019
Tüm dünyayı etkisi altına alan küreselleşme rüzgarıyla beraber temel pusulasından çok uzağa savru... more Tüm dünyayı etkisi altına alan küreselleşme rüzgarıyla beraber temel pusulasından çok uzağa savrulan gazetecilik, bugün gelinen noktada kendisine atfedilen toplumsal rolü yerine getirme noktasında eleştirilmektedir. İktidar, toplum ve medya üçgeninde; ekseninin topluma dönük olması gereken medya, ortaya çıktığı ilk günden itibaren bu konuda iyi bir sınav verememiştir. Kişisel, siyasi ve ticari beklentilerin ön plana çıkmasıyla göz ardı edilen kamu yararı ise yeni dünya düzeninde çoğu kez kitabî bilgi olmanın ötesine geçememiştir. Bu bağlamda yaygın medyadaki eşitsizliklerin çözümünü genellikle teknolojik gelişmelerde arayan gazetecilik mesleği, bugünlerde ise çeşitli konulara dair enformasyon kaydı tutmak için oldukça elverişli bir platform olan Blockchain rüzgarının etkisinde kalmaktadır. Bu kapsamdan hareketle ele alınan çalışmada, genellikle kripto para uygulamaları ile bilinen ancak bunun yanısıra merkezi olmayan bir kayıt sistemi anlamına gelen Blockchain teknolojisinin denetim ve manipülasyondan uzak yapısı sayesinde gazetecilik mesleğinin içinde bulunduğu çıkmazlara karşı sağlayacağı katkılar üzerinde durulacaktır. Ayrıca Blockchain teknolojisine yöneltilen eleştirileri de göz ardı etmeden konu ile ilgili diyalektik bir bakış açısı ile analiz yapılacaktır.
3. INTERNATIONAL DİCLE SCIENTIFIC RESEARCH AND INNOVATION CONGRESS, 2022
Bireylerin medyayı anlaması ve medyanın oluşturduğu olumsuzluklara yönelik halkı bilgilendirme am... more Bireylerin medyayı anlaması ve medyanın oluşturduğu olumsuzluklara yönelik halkı bilgilendirme amacı güden medya okuryazarlığı kavramı, dijitalleşmenin etkisiyle internet ve sosyal medya mecralarını da kavramsal çerçevesine dâhil etmiştir. Bu bağlamda medya okuryazarlığı ile birlikte birçok kamu kurumu ve özel kuruluş bireylerin dezenformasyon, misenformasyon ve propaganda unsurlarına karşı daha bilinçli olması için çalışmalar yürütmektedir. Bu kurumlardan biri olan Radyo Televizyon Üst Kurulu da (RTÜK) medya okuryazarlığı faaliyetleri kapsamında çocuklara yönelik 5 bölümlük bir çizgi film serisi yayınlamıştır. “Çekirdek Ailesi” adlı çizgi filmde çocukların medya okuryazarlığını kavramaları ve medya aracılığıyla gündeme gelen olumsuzluklara yönelik bilinçlenmesi hedeflenmektedir. Bu düşünceden hareketle çalışmanın amacı; RTÜK’ün yayınladığı Çekirdek Ailesi çizgi filminin medya okuryazarlığı kavramı bağlamında hangi unsurlara değindiğini inceleyerek çizgi film serisinin medya okuryazarlığına yönelik verdiği eğitici unsurlara dikkat çekmek olarak belirlenmiştir. Çalışmada betimsel analiz yöntemi kullanılmıştır. Çalışma sonucunda Çekirdek Ailesi çizgi filminin medya okuryazarlığı perspektifinde medyaya yönelik bilgilendirme ve farkındalık yaratma gibi öğelere vurgu yaptığı sonucuna ulaşılmıştır.
9.Uluslararası İletişim Günleri Dijital Çağda İletişim Çalışmaları Sempozyumu, 2022
COVID-19 pandemisiyle birlikte infodemi ve dezenformasyon kavramları daha fazla tartışılır hale g... more COVID-19 pandemisiyle birlikte infodemi ve dezenformasyon kavramları daha fazla tartışılır hale gelmiştir. Pandemi sürecinde sosyal medya araçları vasıtasıyla yayılan yanlış bilgiler bireylerin pandemiye yönelik algılarını değiştirirken sağlık okuryazarlığı kavramının da önemi artmıştır. Bu bağlamda Sağlık Bakanlığı pandemi sonrası insanların COVID-19’a yönelik bilgi ve bilinç düzeylerinin artması için Bilgilendirme Platformu’nu oluşturmuştur. Platform vasıtasıyla özellikle sosyal medya videoları pandemiye yönelik önemli bilgi kaynakları olmuştur. Bu minvalde çalışmanın amacı Sağlık Bakanlığı’nın yayımladığı Covid-19 videolarının virüse karşı ne tür bilgilendirme verileri sunduğunu ortaya koymak olarak belirlenmiştir. Gösterge bilimsel çözümleme yöntemiyle incelenen sosyal medya videoları neticesinde Sağlık Bakanlığı’nın bilgilendirme, bilinçlendirme ve dikkat çekme gibi temalar üzerinde durduğu görülmüştür.
ICHES Internatıonal Humanıtıes And Educatıonal Scıences Congress, 2019
With the develop of internet technology, global effects of communication tools have begun to reac... more With the develop of internet technology, global effects of communication tools have begun to reach different dimensions. Especially, growing media tools, started to reach mass faster and stronger through internet. Thanks to these feature, news in the media has also become more visible to the public. Violence against children which is a crime all over the world, has reached a more visible position by the masses as internet news sites have improved. Violence against children which is reported in internet newspapers as negative, is a important problem. In this context, the aim of this study, sabah.com.tr, hurriyet.com.tr and sozcu.com.tr which are representing three different opinions in terms of political situations in Turkey, how provided information on the issue of violence and abuse of the child. As a result of Van Dijk's analysis of critical discourse analysis, all three journalists have seen similar approaches despite having different ideological considerations in child abuse news.
8th International Vocational Schools Symposium, 2019
Madde bağımlılığı insanın fizyolojik ve psikolojik sağlığını olumsuz yönde etkileyen ve kullanımı... more Madde bağımlılığı insanın fizyolojik ve psikolojik sağlığını olumsuz yönde etkileyen ve kullanımıyla insanın ölümüne neden olan ve içeriğinde bir dizi kimyasal terkiplerin bulunduğu zararlı mamullere müptela olmasıdır. Madde bağımlılığı, bugün insanlığın en büyük sorunlarından biri arasında yer almaktadır. Uyuşturucu ile birlikte sigara tüketiminin günden güne yaygınlık kazanması ve kullanımının çocuk denecek yaşlara kadar inmesi, tehlikenin boyutunu ve önemini göstermesi bakımından kayda değerdir. Dünya çapında sözü edilen zararlı mamullerin üretimiyle alakalı herhangi bir yasal sınırlama getirilmeyip bilakis değişik yollardan özendirilirken; caydırıcılık bağlamında ve sözde sigara tüketimin önlemesine yönelik bir dizi çabanın olduğu göze çarpmaktadır. Bunlardan en önemlisi ise sigara paketlerinin yeniden dizaynı ve sigaranın zararlarını simgeleyen görseller ve bununla ilgili açıklamalardır. Türkiye son 10 yılda sigara ile mücadelede hatırı sayılır mesafe kat etmiştir. Bir yandan kamu spotları dolayımında kitle iletişim araçlarından yapılan farkındalık çalışması ile kapalı mekânlarda sigara içme yasağı getirilirken diğer yandan bir önlem olarak sigara paketleri caydırıcılık yönüyle yeniden dizayn edilmiştir. Sigara üretimin serbest olmasına paralel olarak gelişen sigaranın zararlarına yönelik bu duyarlılık dünya çapında gelişen bir eğilim olarak öne çıkmıştır. Bu ülkelerden biri de Almanya olmuştur. Almanya da tıpkı Türkiye gibi kapalı mekânlarda sigara içmeyi yasaklamış ve sigara paketleri üzerinde yeniden bir çalışma başlatmıştır. Bu makale sigara tüketiminin azaltılmasına yönelik bu iki ülkenin sigara paketleri üzerinde yaptıkları değişikliklerin benzer ve farklı yanlarını saptamak amacıyla ele alınmıştır. Bir başka amaç ise sigara paketleri üzerindeki uyarıların iletişim dili açısından incelenmesidir. Çalışma nitel yöntemle ve gösterge bilim tekniği çerçevesinde ele alınmıştır.
Uploads
Papers by Dr. Tahsin Eren Sayar
yıllardan itibaren Atari, oyun konsolları ve bilgisayarlar vasıtasıyla küresel
üne kavuşmuştur. Ekonomik alanda önemli yatırım aracı haline dönüşen
dijital oyunlar diğer yandan dağıtım ağlarının gelişmesi neticesinde üretim
ve kullanıcı sayısını da arttırmıştır. İnternet altyapısının gelişmesi ile online
platformlarda varlığını hissettiren oyunlar, tüm dünyayı etkileyen küresel
bir olgu haline dönüşmüştür. Özellikle Z kuşağının yoğun olarak dijital
oyunlara yönelmesi sonrası okuryazarlık kavramı tartışılmaya başlanmıştır.
Bu yaklaşımdan hareketle çalışmanın amacı, Türkiye’deki dijital oyun
sektörünün son durumunu da göz önünde bulundurarak dijital oyunlara
ilişkin verilen eğitimlerin ve Türkiye’deki dijital oyun okuryazarlığı
faaliyetlerinin ne durumda olduğunu ortaya koymak olarak belirlenmiştir.
Çalışma sonucunda Türkiye’nin dijital oyun sektöründe henüz istenen
seviyeye ulaşamadığı görülmüştür. Dijital oyunlara ilişkin lisans, lisansüstü
ve sertifikalı eğitimlerin verilmesine karşın okuryazarlık faaliyetlerine
ilişkin kapsamlı bir eğitim sürecinin başlatılmaması da önemli bir eksiklik
olarak göze çarpmaktadır.
İletişim), Ahmet Haluk Yüksel’in (Atatürkçü Düşünce Sisteminde Kültürel
İletişimin Modele Dayalı Boyutları), Meral Özbek’in (Popüler Kültür ve Orhan Gencebay Arabeski) ve Ahmet Oktay’ın (Kültür ve İdeoloji) medya ve iletişim çalışmaları kapsamına girdiği düşünülen çalışmaları üzerinde durulmuştur. Yapılan incelemede farklı bakış açısı ve perspektif sunan akademisyenlerin ortak birçok nokta üzerinde yoğunlaşarak hegemonya eleştirisi, ideolojik yaklaşımlar, toplumsal sorunlar, dışa bağımlılık ve yabancılaşma sorunu üzerinde durdukları görülmüştür. Akademisyenler bu kavramlar üzerinden okuma yazma oranı, köyden kente göç, dış kaynaklı hegemonik yayınlar ve medya üzerinden politik kültür inşası gibi unsurlara eleştirel bakış açısı ve çözüm önerileri sunmaktadır. Düşünce farklılıklarına yönelik inceleme yapıldığında Nabi Avcı ve Deniz Güler’in
medya aracılığıyla eğitim işlevinin artırılması gerektiğini savunurken Ünsal Oskay ve Emre Kongar’ın ise hegemonik yapının kırılmasında temel eğitimin işlevine vurgu yaptıkları sonucuna ulaşılmıştır. Bu dönemde çalışma yürüten söz konusu akademisyenlerin fikirlerinde birtakım değişiklikler olmasına karşın çözüm önerilerinin benzer perspektiflerde olması o döneme ilişkin tesadüfi bir yaklaşım olmaktan ziyade bir çözüm arayışı olarak değerlendirilmektedir.
Abstract: With the effects of political powers on society, it has become common to use information tools in the agenda setting and influencing the public. Many political forces, especially media circles and social media, have tried both to influence masses and to make their ideas applicable to society. In this context, use of media tools has also been explicitly addressed in various series and films. The British-made Black Mirror series also touched on this topic, especially in the 1st section of the National Anthem. Using Content Analysis Method within the scope of the study; the effects of the agenda setting theory and the influence of the demands of the British Prime Minister in the first part of the series on the masses in the line as a result of publishing through the social media and television channels in the series were examined. When the examples in the series are considered as the result of the study; social media and television have been very effective in determining the agenda, with the result that both parliaments have some changes that are unique to them.
devlet kurumları ile özel kurumlar incelenmiş ve bu eğitimlerin mesleğin kurumsallaşmasına
sağladığı katkılar değerlendirilmiştir. Çalışma kapsamında gazetecilik eğitimi veren Anadolu
Ajansı’nın “Haber Akademisi”, Basın İlan Kurumu’nun “Habercilik Eğitim ve İstihdam Programı”,
“Gazetecilik Okulu Eğitim Programı” ve “Yeni Nesil Gazetecilik Eğitimi”, Radyo Televizyon
Yayıncıları Meslek Birliği (RATEM) bünyesindeki “RATEM Akademi”, Türkiye Gazeteciler
Cemiyeti (TGC) ile Konrad Adenauer Vafkı (KAS) arasındaki iş birliği, dünyanın önde gelen
haber ajanslarından Thomson Reuters tarafından hayata geçirilen gazetecilik eğitimi programları,
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) tarafından başlatılan “Çevrimiçi
Bilim Haberciliği Kursu”, Bağımsız İletişim Ağı’nın (Bianet) “Okuldan Haber Odası”na etkinliği,
Yeni Şafak gazetesi ile İŞKUR’un medya sektöründe istihdama yönelik iş birliği, İstanbul
Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Meslek Eğitimi Kursları’nın (İSMEK) Gazetecilik, Grafik ve
Fotoğraf, Halkla İlişkiler ve Organizasyon ve Radyo-Televizyon programları ve “İstanbul Medya
Akademisi” örnekleri incelenmiştir.
Anahtar Kelimeler: El Cezire, Medya Denetimi, Siyasal İktidar, Siyasal İletişim, Katar
Abstract: When the humanity discovered the power of the management, Political Communication comes to their life and lead them. Social Media which is related with technology, gave the new form to Political Communication and politicians to used it to contact with the masses. Therefore, politicians used media to contact with people but on the other hand social media helped citizen journalism.
Conference Presentations by Dr. Tahsin Eren Sayar
araçları, toplumlarda yaşanan her türlü gelişmeye yönelik farkındalık oluşması noktasında
önemli bir araç olarak kullanılmaktadır. Bu bağlamda yaşanan her gelişmede bireylerin haber
alma ihtiyacını karşılayan kitle iletişim araçları aynı zamanda korku kültürünün oluşmasına
yönelik birtakım örnekler sunmaktadır. Nitekim medya aracılığıyla aşılanan korku kültürü
bireylerin yaşamlarını etkilerken aynı zamanda karar verme mekanizmalarına yönelik önemli
etkilere sahiptir. Covid-19 pandemisinin ilk çıktığı günden itibaren dünya genelinde etkili
olan olumsuz birçok fikir ve düşünce de özellikle sosyal medya mecraları vasıtasıyla yapılan
paylaşımlarla toplumlara aşılanmıştır. Bunun neticesinde korku kültürü medya ilişki bir kez
daha tartışılagelir olmuştur. Özellikle eve kapanma sürecinin yaşandığı dönemlerde sosyal
medya mecraları üzerinden Covid-19 pandemisine yönelik çok sayıda paylaşım yapılmıştır.
Paylaşımlardan bazıları doğrudan dezenformasyona yönelik faaliyetler yürütürken bazıları ise
misenformasyon sürecine hizmet etmiştir. Bu düşünceden hareketle çalışmanın amacı korku
kültürü kavramı bağlamında Covid-19 dönemiyle birlikte değişen enformasyon akışı ve
sosyal medyanın bu konudaki rolünü ortaya çıkarmak olarak belirlenmiştir. Çalışma
kapsamında Türkiye’de siyasal açıdan iki farklı görüşü temsil eden Sözcü ve Sabah
gazetelerinin ülkemizde ilk Covid vakasının açıklandığı gün olan 11 Mart 2020 tarihinden 21
Mart 2020 tarihine kadar olan Twitter paylaşımları incelenmiştir. İçerik Analizi yönteminin
kullanıldığı çalışma neticesinde her iki internet haber sitesinin de Covid-19 pandemisine
yönelik toplumu korkutucu ve paniğe yöneltecek paylaşımlarda bulunduğu sonucuna
ulaşılmıştır.