Papers by Gizem Nur ÖZCAN

Tarihi yapıların taşınması, koruma biliminin fiziksel ve bağlamsal bütünlük ilkeleri çerçevesinde... more Tarihi yapıların taşınması, koruma biliminin fiziksel ve bağlamsal bütünlük ilkeleri çerçevesinde tartışılan ve uygulanan önemli bir yöntemdir. Bu çalışma, Keban Barajı kurtarma projesi kapsamında 1960’lar ve 70’lerde taşınan Pertek Çelebiağa ve Sungurbey Camileri’ni, koruma ve restorasyon ilkeleri çerçevesinde ele alarak incelemektedir. Çalışmada yapıların taşınma süreçleri detaylı arşiv araştırmaları, saha gözlemleri ve malzeme analizleri yoluyla değerlendirilmiş; taşınma sonrasında özgünlük, bütünlük ve bağlam kavramlarının nasıl etkilendiği analiz edilmiştir. Her iki caminin taşınmasında; temel mimari unsurlar büyük ölçüde korunmuş, özgün malzemelerin yeniden kullanımı öncelikli hedef olmuştur. Bununla birlikte taşıma sırasında zarar gören veya eksik olan bölümlerde yeni malzeme kullanımına başvurulması, malzeme kaybının minimize edilmesi ve özgün yapım tekniklerine uygun restorasyon uygulamalarının gerekliliğini ortaya koymuştur. Taşıma öncesinde gerçekleştirilen detaylı belgeleme çalışmaları ve malzeme numaralandırma süreçleri, yapıların yeniden inşasında büyük önem taşımış, bu süreçte bağlam ve mekânsal yerleşim ilkelerine uygunluk sağlanmıştır. Yapıların taşınmalarının üzerinden geçen yarım asırlık süreçte, özgün işlevlerini koruyarak kent dokusuna entegrasyonu, taşınma uygulamalarının koruma bilimindeki çok yönlü etkilerini ortaya koymaktadır. Çalışma; taşımaların yalnızca son çare olarak başvurulması gerektiği ilkesini desteklerken, bu süreçlerin planlama, belgeleme ve uygulama aşamalarında koruma ve sürdürülebilirlik ilkelerine bağlı kalınmasının önemini vurgulamaktadır. Bu bağlamda, Çelebiağa ve Sungurbey Camileri’nin taşınma süreci; mimari mirasın korunmasına yönelik kuramsal, bilimsel ve teknik tartışmalara dikkat çekici bir katkı sunmaktadır.

Tunceli il sınırları kapsamında 2016 yılından itibaren başlatılmış olan yüzey araştırma projesi, ... more Tunceli il sınırları kapsamında 2016 yılından itibaren başlatılmış olan yüzey araştırma projesi, Tunceli yöresinde Demir Çağı’nın nasıl başladığına, hangi kültürel öğelerle temsil edildiğine, bölgede tesis edilmiş Urartu egemenliğinin ne gibi değişimler yarattığına ve Geç Demir Çağ ile Helenistik Dönem kültürlerinin yöredeki maddi kültüre nasıl yansıdığına ilişkin yeni veriler elde etmeyi hedeflemektedir.
“Demir Çağ ve Helenistik Dönem Tunceli Yüzey Araştırması” adı altında sürdürülen araştırma projesinin dördüncü çalışma sezonu, Eylül ayı içerisinde gerçekleştirilmiştir. 2021 yüzey araştırması sezonunda Hozat, Pertek, Nazmiye Pülümür ve Tunceli kırsalına odaklanılmıştır. Yüzey araştırması kapsamında toplam altı yerleşim incelenerek söz konusu yerleşim alanları fotoğraflama, çizim ve koordinat alma yöntemleriyle belgelenmiştir. Bunun yanı sıra Pertek yakınlarındaki Til Köyü’nde, bir evin yapımında kullanılmış devşirme malzemeler üzerine de bir araştırma gerçekleştirilmiştir.

Although there are documented traditional mudbrick structures and many academic studies in cities... more Although there are documented traditional mudbrick structures and many academic studies in cities such as Elazig and Malatya, which are close to the province of Tunceli, there are not enough field studies on this subject in Tunceli. This study focuses on the lack of work in the city on the subject and focuses on the production of adobe and the use of adobe in buildings in Tozkoparan Village of Pertek district of Tunceli province. In the city where traditional buildings are quite scattered, Tozkoparan village creates a unique texture with its earth plastered mudbrick structures. The village was chosen as the study area because of this feature. The plaster of adobe houses was obtained using a yellow soil type from a nearby area. The houses plastered with this soil exhibit a characteristic appearance in the color specific to the area. According to the oral interviews with the local people, the settlement in the village first started with a castle located at the foot of the mountain. After the destruction of the castle, the settlement area moved towards the lower levels. The mudbrick masters in the village built the houses with traditional adobe production using adobe blocks 30 cm & 15 cm (analı-kuzulu). Generally, masonry construction system and mixed system were used in the residences in the area. The lower
floors of the houses, which were mostly built as two floors, were used for sheltering and storing animals. On the upper floor are the living areas. In addition, houses with a courtyard plan scheme, which is not a common type of plan in Tunceli, were also identified in the area. Taking inventories of the mudbrick structures in the area is very important for the city of Tunceli, where there is not enough detection work and study about traditional construction systems. After this inventory study, it is aimed to develop conservation plans for the area. While this planning is
being made, Tozkoparan Mound, which is still under excavation, will shed light on the past of the region and has a 5500-year history according to current information, will also be considered as an important potential. In addition, it is foreseen that the information to be obtained from this inventory study can be used as a base for the creation of a rural design guide for this city where ecological life is at the forefront.

Bu çalışmada, Tunceli kent merkezinde 1935-1937 yıllarında inşa edilen ve yapıldığı dönemde “Mame... more Bu çalışmada, Tunceli kent merkezinde 1935-1937 yıllarında inşa edilen ve yapıldığı dönemde “Mameki Kışlası” olarak da bilinen kışla binasının; tarihi, mimari özellikleri, işlev değişiklikleri, restorasyonu ve kent müzesine dönüşüm süreci incelenmiştir. Bu bina kentteki ilk Cumhuriyet dönemi yapılarından biri olması bakımından ön plana çıkmaktadır. Kent merkezindeki yapılaşma faaliyetlerinin bu kışla binasının inşasından sonra geliştiği bilinmektedir. Günümüzde de Tuncelikentinin mimari dokusu incelendiğinde kışla binası avlulu formu ve yapı ölçeğiyle dikkat çekmektedir. Binanın bir kültür mirası yapısı olarak yeni işleviyle Tunceli’nin ilk kent müzesi olması, mimari özellikleri ve tarihçesi ile birlikte bir bütün olarak ele alınıp öneminin ortaya konmasını gerekli kılmaktadır. Bu doğrultuda çalışma kapsamında ilk olarak kışla binasının tarihinin incelenmesine yönelik bir arşiv taraması yapılmıştır. Bu sürece paralel olarak mekân yerinde deneyimlenmiş ve fotoğraflarla belgelenerek mimari özellikleri tespit edilmiştir. Binanın inşasından
itibaren çeşitli dönemlerde sahip olduğu farklı işlevler ile 2010 yılında tarihi binada çıkan yangın sonrasında oluşan hasar ve geçirmiş olduğu restorasyon süreci, binanın tarihsel akış süreci çerçevesinde değerlendirilmiştir. Binanın restorasyonundan sonra kent müzesi olarak işlevlendirilmesinin yapıya kazandırdığı yeni anlamıyla birlikte; günümüzde aktif olarak kullanılan binanın, kentteki sınırlı sayıdaki tescilli kültür varlığından biri olması ve kent hafızasındaki yeri de göz önünde bulundurularak korunmasına yönelik tespit ve değerlendirmeler yapılmıştır.

While the issue of illuminating cultural assets is a design problem in itself, the subject become... more While the issue of illuminating cultural assets is a design problem in itself, the subject becomes muchmore complicated if the cultural assets to be illuminated are urban landmarks. The lighting of historical urban landmarks is an increasingly common practice in the world and in our country recently. In orderfor these applications to be professional and qualified designs, they must have architectural, technical,economic and ecological sensitivities. In this study, first of all, the subject of illuminating the historicalcity landmarks is discussed at the urban and building scale. Illuminating the historical city landmarks isevaluated on national and international examples. A theoretical structure has been created with theseknowledge. In the light of this information, a lighting dialogue based on the symbolic values of thecultural assets was established between the Maiden's Tower, which is (one of)the landmark of the cityof Istanbul, and Maiden’s Castle, which is the landmark of the city of MersinThe fact that the existinglighting of Maiden’s Castle is incompatible with the cultural heritage values of the historical building isthe main reason for the need for this dialogue. Within the scope of the literature review of the study, itwas determined that professional lighting should have criterias such as the hierarchy of occupancy,space, height perceptions, architectural forms and elements of the buildings and emphasizing the urbansymbol value, based on the information obtained by examining the cultural assets from Turkey and theworld. At this point, the professional and qualified lighting of the Maiden's Tower, which meets thesecriteria, has been accepted as the pioneer of the lighting dialogue established between the two historicalbuildings. In the context of the determined lighting criteria, the current lighting of Kızkalesi has beendiscussed from a critical point of view, with taking into account the past lighting processes. In thiscontext, considering the past lighting processes of Maiden’s Castle, the current lighting has been handledwith a critical perspective and it has been emphasized that Maiden’s Castle should need a qualifiedlighting.

Doğa Kampüsleri dünyada giderek yaygınlaşmakta olup ekolojik hassasiyetleri ön planda olan projel... more Doğa Kampüsleri dünyada giderek yaygınlaşmakta olup ekolojik hassasiyetleri ön planda olan projelerdir. Bu çalışmada ülkemizde de örnekleri bulunan Doğa Kampüslerine dair uygulanabilir çözümler getirebilmek amacıyla Munzur Üniversitesi Mimarlık Bölümü 2. Sınıf Mimari Tasarım stüdyosunda üretilen öğrenci projeleri ve tasarım süreci ele alınmıştır. Üç temel aşamada gerçekleştirilen stüdyo çalışmasının ilk aşaması, öğrencilerin Tunceli İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne tahsis edilmiş olan Örenönü Mevkiinde Pülümür Çayı kenarındaki 49.000 m2lik arazinin analizi çalışmasıdır. İkinci aşamada dünyadaki ve Türkiye'deki orman okulları örnekleri incelenmiştir. Ekolojik mimari, sürdürülebilir mimari, doğal yapı malzemeleri, permakültür, azaltma, yeniden kullanma, dönüştürme ve biyofilik tasarım kavramları araştırılmıştır. Öğrenciler vaziyet planı ölçeğinde tasarım çalışmaları yaparak temel tasarım kararlarını vermişlerdir. Projelerde kullanılacak malzeme panoları ve detayları hazırlanmıştır. Üç boyutlu görsellerle ve animasyonlarla proje yürütücülerine sunumların yapıldığı son aşama ise öğrenim çıktılarına yönelik değerlendirmelerin de yapıldığı çalışma adımıdır. Stüdyo çalışmasının sonucunda öğrenciler 8 adet proje geliştirmiş olup bunların beş tanesi bu makalede sunulmuştur. Doğal yapı malzemelerinin kullanımının tercih edildiği projeler, doğaya uyum, işlevsellik, teknik ve estetik açıdan değerlendirilmiştir. Çalışmanın sonucunda talep edilen mekanların doğada eğitim felsefesini bozmadan, doğayı tahrip etmeden, doğal ve sökülüp takılabilen yapı malzemeleri ve esnek mekân anlayışıyla, yaratıcı ekolojik çözümler ve sürdürülebilir bir yaklaşımla tasarlanabileceği ortaya konmuştur.

In this study, the lighting designs of cultural assets, which are symbols of the past of societie... more In this study, the lighting designs of cultural assets, which are symbols of the past of societies, are discussed. While lighting designs require professional approaches on their own, these designs should be handled with a much more sensitive approach when it comes to the lighting of cultural assets. From this point of view, based on the lighting design practices which were examined, the original product of the study; inputs that need to be planned and studies that need to be done in lighting of cultural assets have been determined. With this information, the lighting process of cultural assets; A Lighting Management Plan has been created, which includes the definition of the studies that need to be done, the experts and actors that need to be involved. Along with the inadequacy of theoretical and practical knowledge and experience on the subject, the focus is on the lack of legislation in our country for the lighting of cultural assets. As a result, the necessity of preparing a Principle Decision Proposal that defines the lighting process with a multi-dimensional approach has been put forward. The study created with this scope has been presented to the literature in order to guide the professional illumination of cultural assets.

TARSUS KİTABELERİ ENVANTER ÇALIŞMASI ve TARSUS KİTABELERİNİN TARSUS İLİNİN TARİHSEL GELİŞİMİNİN BELİRLENMESİNDE KAYNAK OLARAK KULLANILMASI, 2018
ÖZET Bu çalışmada Tarsus kentsel sit alanında yapı kitabelerinin envanter çalışması oluşturulacak... more ÖZET Bu çalışmada Tarsus kentsel sit alanında yapı kitabelerinin envanter çalışması oluşturulacaktır. Bu çalışmada kitabelerin konumu, malzemesi, formu gibi mimari eleman özellikleri bakımından incelenecektir. İkinci aşamada ise kitabelerin tarihsel gelişimi harita üzerinde değerlendirilecektir. Geneli konut olan bu kitabelerden arşiv oluşturmak ve bu kitabelerin Tarsus'un gelişiminde tarihsel süreci değerlendirirken kaynak olarak kullanılması hedeflenmektedir. Bununla birlikte kentsel alandaki anıtsal yapılar detaylı olarak sunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Tarsus kitabeleri, kentsel gelişim, yapı kitabeleri 1.GİRİŞ Mimari yapılar bir kentin kimliğini, tarihini, sosyoekonomik yapısını anlatan en iyi belgelerdir. Mimari yapıları incelerken çok yönlü ele almak gerekir. Yapım sisteminden, planlamasına, kullanılan malzemesinden cephe biçimlenişine yapıları incelemek farklı sonuçlara çıkarmaktadır. Bu incelemeyi yaparken ana kaynaklardan (doğrudan yapı üzerindeki kitabeler, yazıtlar ve yazılı belgeler) yararlanmak daha doğru sonuçlara ulaştırmaktadır. Ana kaynakların kullanılması kentin tarihi, ekonomik, sosyal durumu ile ilgili önemli bilgiler sunmaktadır. Bu çalışma için, Tarsus ili kitabeleri birincil kaynak olarak incelenecektir. Kitabe kelimesinin Arapça "ketebe" kökünden geldiği söylenmektedir. Ketebe ise "yazılı belge" anlamına gelmektedir. Kitabeler mimari yapılar ve eserler üzerinde yer alan ve bulunduğu yapı veya eser hakkında bilgi veren tarihi kaynaktır. Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Ali Rıza Özcan, kitabeler için, "Kültürün zaman içerisinde gelecek nesillere taşınmasına yarayan en önemli belgelerden biri… Millî hafızamız." sözlerini kullanmıştır 1. Milli hafızamız olan kitabeler, yapıya kente ait bilgileri yüzyıllar sonraya taşımaktalardır. Yapımında mermer, taş, ahşap üzerine kabartma yazı şeklinde uygulanan ve genellikle yapıların kapı üstleri gibi göz önünde olan yerlere yerleştirilen kitabeler yüzyıllar sonra bize o yapının kim tarafından, kaç yılında yapıldığını ifade etmektedir. Fakat bu bilgilerin güvenilir olması için, kitabenin değiştirilmemiş, herhangi bir onarımdan geçmemiş olması dikkate alınmalıdır. Nitekim bazı kitabeler bu hususta yanıltıcı olabilmektedirler. Onarım geçirmiş bazı yapılarda ise onarım tarihini içeren yazılar kitabelerinde yer almaktadır. Tarih içermeyen kitabeler için ise; yazı stili, motifleri, malzeme ve biçim açısından bir tarihleme yapılabilmektedir. Kitabelerin mimari araştırmalarda çok yönlü bilgi sunması önemini artırmaktadır.
Uploads
Papers by Gizem Nur ÖZCAN
“Demir Çağ ve Helenistik Dönem Tunceli Yüzey Araştırması” adı altında sürdürülen araştırma projesinin dördüncü çalışma sezonu, Eylül ayı içerisinde gerçekleştirilmiştir. 2021 yüzey araştırması sezonunda Hozat, Pertek, Nazmiye Pülümür ve Tunceli kırsalına odaklanılmıştır. Yüzey araştırması kapsamında toplam altı yerleşim incelenerek söz konusu yerleşim alanları fotoğraflama, çizim ve koordinat alma yöntemleriyle belgelenmiştir. Bunun yanı sıra Pertek yakınlarındaki Til Köyü’nde, bir evin yapımında kullanılmış devşirme malzemeler üzerine de bir araştırma gerçekleştirilmiştir.
floors of the houses, which were mostly built as two floors, were used for sheltering and storing animals. On the upper floor are the living areas. In addition, houses with a courtyard plan scheme, which is not a common type of plan in Tunceli, were also identified in the area. Taking inventories of the mudbrick structures in the area is very important for the city of Tunceli, where there is not enough detection work and study about traditional construction systems. After this inventory study, it is aimed to develop conservation plans for the area. While this planning is
being made, Tozkoparan Mound, which is still under excavation, will shed light on the past of the region and has a 5500-year history according to current information, will also be considered as an important potential. In addition, it is foreseen that the information to be obtained from this inventory study can be used as a base for the creation of a rural design guide for this city where ecological life is at the forefront.
itibaren çeşitli dönemlerde sahip olduğu farklı işlevler ile 2010 yılında tarihi binada çıkan yangın sonrasında oluşan hasar ve geçirmiş olduğu restorasyon süreci, binanın tarihsel akış süreci çerçevesinde değerlendirilmiştir. Binanın restorasyonundan sonra kent müzesi olarak işlevlendirilmesinin yapıya kazandırdığı yeni anlamıyla birlikte; günümüzde aktif olarak kullanılan binanın, kentteki sınırlı sayıdaki tescilli kültür varlığından biri olması ve kent hafızasındaki yeri de göz önünde bulundurularak korunmasına yönelik tespit ve değerlendirmeler yapılmıştır.