Genclerin ihtiyaclari arastirmasi
…
58 pages
1 file
Sign up for access to the world's latest research
Abstract
TOG Üniversiteli Gençlerin İhtiyaçları Araştırması kapsamında 2 Ocak - 26 Şubat 2024 tarihleri arasında online ortamda gerçekleştirilmiştir.
Related papers
In book: MODERN CRITICAL TRENDS IN EDUCATION, 2020
CHAPTER SUMMARY: It is a known fact that the changes and developments in the world emerge in the light of the meanings that young people attribute to the world. Young people's perspectives, orientations and thoughts shape the future. Countries aiming to reach a leading position in the world address young people and care about the opinions of young people who are the determinants of the future. In Turkey where almost half of the population consists of young people, the views, opinions and perceptions of the youth is paid attention to in the planning and work regarding the future. Moreover, this is of great importance for the success of participatory democracy. It is beneficial to develop an attitude of seeing youth as valued in the solution of today and tomorrow's social problems by overcoming the idea that sees youth as a "problem". Studies reveal that the greatest contribution to young people's character formation and their existence in society as unique characters is possible by giving priority to the views and opinions of young people. Because the most important condition for creating solid characters is paying attention to young people and attaching the necessary value to their personalities. In this context, the ideas of Ludwig von Beethoven are in such a position to summarize this phenomenon. Ludwig von Beethoven says, "Where there is no love and character, there is neither a great man, a great artist, nor a great man of struggle." M.T. Cicero also supports Beethoven asserting "There is no power to prevent a person with a solid character from his duty". It is known that the unique aspects of young people are supported with different projects carried out within the framework of the European Union Education and Youth Programs. This phenomenon is also proof that young people are given heed to. In this way, young people's creations and unique stances that are valued is felt and they are encouraged to be more successful for a better future by supporting what they do. For this reason, it should be known how young people envision the world, what they expect from the world and the country they live in, how they see themselves in the future, what concerns they have for the future, what sensitivity and expectations they have. Therefore, in this study, it is aimed to determine how young people envision the world and what they think about the future. A semi-structured interview form was administered to young people from different cities of Turkey on the basis of voluntariness via the Internet based on the age range of 14-24 which has been specified as young by UNESCO in this survey model study. In the study, the views and perceptions of young people regarding the world and Turkey in 2040 and what awaits them in the future were researched. Besides, answers to the question of "Do young people have concerns about the future?" were sought because it is a known fact that young people whose future anxiety has decreased and who can see their future clearly will be more successful. Keywords: Young People, Youth, Perception of the Youth, Future, Confidence, Character Education, Participatory Democracy. BÖLÜM ÖZETİ: Dünyadaki değişim ve gelişimlerin gençlerin dünyaya yükledikleri anlamlar ışığında ortaya çıktığı bilinen bir gerçektir. Gençlerin bakış açıları, yönelimleri ve düşünceleri geleceğe yön vermektedir. Dünyada lider konuma ulaşmayı hedefleyen ülkeler, geleceğin belirleyicisi gençlerin düşüncelerini önemser ve gençleri muhatap alır. Nüfusunun yarıya yakını gençlerin oluşturduğu Türkiye’de de geleceğe yönelik planlamalar ve çalışmalarda gençlerin görüş, düşünce ve algılarına oldukça fazla önem verilmektedir. Üstelik bu, katılımcı demokrasinin gerçekleşme başarısı için de oldukça büyük önem taşımaktadır. Gençliği “sorun” olarak gören düşünceyi aşıp, gençliği bugün ve yarının toplumsal sorunlarının çözüm noktasında değerli görme tutumunu geliştirmekte yarar vardır. Araştırmalar gençlerin karakter oluşturmasına ve özgün karakterler olarak toplumda var olabilmelerine en büyük katkının gençlerin görüş ve düşüncelerine önem verilmesiyle mümkün olduğunu ortaya koymaktadır. Çünkü sağlam karakterler oluşturmanın en baş koşulu, gençlerin önemsenmesi ve kişiliklerine gerekli değerin verilmesidir. Bu bağlamda Ludwig von Beethoven’ın düşünceleri bu olguyu özetler niteliktedir. Ludwig von Beethoven "sevgi ve karakterin olmadığı yerde, ne büyük insan ne büyük sanatçı ne de büyük mücadele insanı vardır" der. M.T. Cicero da "sağlam karakteri olan bir insanı, görevinden alıkoyacak hiçbir güç yoktur" diyerek Beethoven’ı destekler. Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları çerçevesinde de gerçekleştirilen farklı projelerle gençlerin özgün yanları desteklendiği bilinmektedir. Bu olgu da gençlerin oldukça fazla önemsendiğinin kanıtıdır. Böylece gençlerin ürettiklerine ve özgün duruşlarına verilen değer hissettirilmiş olur ve yaptıkları desteklenerek daha iyi bir gelecek için daha başarılı olmaları teşvik edilmiş olur. Bu nedenle gençlerin dünyayı nasıl tasavvur ettiği, dünyadan ve içinde yaşadığı ülkeden neler bekledikleri, gelecekte kendilerini nasıl gördükleri geleceğe yönelik hangi kaygıları duydukları, hangi duyarlılık ve beklentilere sahip oldukları bilinmelidir. Bu nedenle bu çalışmada, gençlerin dünyayı nasıl tasavvur ettiği ve gelecek için neler düşündüklerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Tarama modelinde desenlenen bu çalışmada UNESCO’nun genç olarak belirlediği 14-24 yaş aralığı temel alınarak yarı yapılandırılmış görüşme formu internet aracılığıyla Türkiye’nin farklı illerindeki gençlere gönüllük esasına göre uygulanmıştır. Araştırmada gençlerin, 2040 yılının dünyasına ve Türkiye’sine ilişkin düşünce ve algılarının nasıl olduğuna ve kendilerini gelecekte nelerin beklediğine ilişkin görüşleri araştırılmıştır. Ayrıca “Gençlerin geleceğe ilişkin kaygıları var mı?” sorusuna da yanıt aranmıştır, çünkü gelecek kaygısı azalmış ve geleceğini net olarak görebilen gençlerin daha başarılı olacağı bilinen bir gerçektir. Anahtar sözcükler: Gençler, Gençlik, Gençlerin Algısı, Gelecek, Güven, Karakter Eğitimi, Katılımcı Demokrasi
Mersin Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi
'nda yaygın olarak kullanılan bir teknik olan genogram aile bilgilerinin grafiksel olarak gösterildiği klinik bir araçtır. Genogramlarda üç kuşak olarak aile kökenlerine, aile içi ilişkilere, sağlık sorunlarına, aile içindeki önemli olaylara (kayıp vb.) ilişkin bilgiler yer almaktadır. Bu araştırmanın amacı, genogram kullanımını içeren alanyazın çalışmalarını değerlendirmektir. Bu amaç doğrultusunda 2000-2019 yılları arasında genogram tekniği ile ilgili ERIC ve Web of Science veri tabanında yer alan uluslararası, ARASTIRMAX, ULAKBIM, DergiPark veri tabanlarında yer alan ulusal makaleler ve Yükseköğretim Kurulu Ulusal Tez Arşivi'nde yer alan tez incelenmiştir. Araştırmalar yöntem, örneklem, uygulandığı alan, kullanılan genogram türü ve yayın türü alt boyutları açısından değerlendirilerek gelecek çalışmalara bakış açısı kazandırılmaya çalışılmıştır.
Bu makale, genetik alanındaki araştırmalara atıf yaparak hukuk biliminin ilgilendiği bazı problemlere farklı bir bakış açısı getirmektedir.
Ülkemizin toplam nüfusu içinde gençlerin önemli bir oranda olduğu ve kırdan kente yönelen göçlerin de büyük oranda gençler tarafından gerçekleştirildiği düşünüldüğünde, aslında kentlerdeki kültürel sorunların bir yönüyle gençlerle yakın ilişkisi olduğu ortaya çıkar. Bu nedenledir ki ülkemizdeki kent kültürü sorunlarını gerçekçi biçimde tespit edebilmek, bu sorunlarla gençlik arasındaki ilişkiyi görmeye bağlıdır. Ülkemizde kent kültürünü geliştirmek adına öngörülen politika ve stratejilerin, gerek sorunu tespit aşamasında gerekse çözüm alternatifleri itibariyle merkezine gençleri alması, onların durumunu ekonomik, sosyal ve hatta psikolojik çerçevelerde irdelemesi gerekiyor. Türkiye’de gençlik politikaları, baskın olarak “gelecek yönelimli bir yatırım” düşüncesine (“geleceğin işgücü”, “geleceğin teminatı”, “geleceğin sahipleri” vs.) göre belirlenmekte; onların bugünlerini ve bugün olan ihtiyaçlarını görmezden gelmektedir. Bu çalışmada, ülkemizdeki kent kültürü sorunlarının gençlikle olan ilişkisi bu bağlamda kurulacak; bu sorunun, mevcut politikalar yerine, gençlerin yaşadıkları dönem ve mekâna göre değişen ihtiyaçları olan, ekonomik ve sosyal olaylardan farklı şekillerde etkilenen, kendi ihtiyaçlarını belirleyebilen, gerek kendileri ile ilgili gerek çevrelerindeki gelişmelerle ilgili fikirlerini dillendirmek ve hayata geçirmek için örgütlenme yeteneği olan bir yaklaşımı esas alan politikalarla aşılabileceği savunulacaktır
gençlerin demografik, sosyo-ekonomik, sosyo-politik durumları ile bazı değerler ve konulara verdikleri önem, bakış açıları, yorumları, değerlendirmeleri ile geleceğe yönelik beklentilerini tespit etmektir. Araştırmanın Yöntemi: Bu araştırma, sahaya dayalı nicel (quantitative) bir araştırmadır. Araştırma tekniklerinden yüz yüze soru kağıdı (anket tekniği) uygulaması yapılarak ilgili veriler toplanmıştır. Ayrıca alan gözlem notları ile ikincil veriler tekniğinden de yararlanılmıştır. Araştırmanın Evren ve Örneklem Modeli: Araştırmanın evrenini, Türkiye Cumhuriyeti'nin tamamı oluşturmuştur. Diğer bir deyişle, bütün Türkiye'yi kapsayacak şekilde bölgesel dağılımı NUTS1 sınıflandırmasına göre yapılmıştır. Araştırma toplamda 28 kentte gerçekleştirilmiştir. Örnekleme işlemi, kentsel yerleşim alanlarında, kentlerin nüfus büyüklükleri ölçütüne göre belirlenmiştir: a) Megapol kentler, b) Metropol kentler, c) Orta ve küçük ölçekli kentler. Bu konudaki detaylı bilgiler, ilerleyen sayfalarda sunulmuştur.
Ataturk Universitesi Dis Hekimligi Fakultesi Dergisi, 2008
Türkay Dergi, 2021
Medewar, P.B. (1996). Genç Bilimadamına Öğütler. 9. Baskı. Ankara: Tübitak Popüler Bilim Kitapları.
2003
Bu calismada genclerin sigara kullanma davrarusmda etkili olan faktorleri arasnnlarak, sigara kullanma davrarnsmm yaygmhginm azaltilmasmda olasi etkenleri tespit etmek ve yeni stratejiler gelistirilrnesine yardrmci olmak amaclanrmsnr. Bunun icin, Erzurum'da Atatlirk Universitesi'nde okumakta olan farkh fakultelerdeki sigara icen 489 ogrenci ile sigara icmeyen 355 ogrenciye bir anket uygulanmrstir. Elde edilen sonuclar goz onunde bulundurularak bazi onerilerde bulunulrnustur.
Türkiye Sosyal Araştırmalar Dergisi, 2022
Bugün Türkiye'de geliri ve saygınlığı yüksek mesleklere ulaşabilmek beklentisiyle yükseköğretime devam eden gençler; işsizliğe, işe geçiş sürecine ve istihdama yönelik çeşitli sorunlarla karşı karşıya kalmaktadır. Ancak gençlerin karşılaştığı sorunlar, beşerî sermayelerine gerekli yatırımı yapmamış olmalarından kaynaklandığı iddiasıyla bireyselleştirilmektedir. Bu da soruna neden olan yapısal unsurların ve eksikliklerin gözden kaçırılmasına neden olmaktadır. Bu bağlamda, konunun yapısalcı yaklaşımla incelenmesi önem taşımaktadır. Araştırmada işsizlik oranı, iş gücüne katılımı, iş arama süreci ve istihdam durumu üzerinden yükseköğretim mezunu gençlerin istihdam sorunlarının yapısalcı ve eleştirel yaklaşımla betimlenmesi amaçlanmaktadır. İkincil veri analizi araştırması olarak tasarlanan çalışmanın verileri, Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) İşgücü İstatistikleri Veritabanından elde edilmiştir. 2010 yılından 2020 yılına kadarki 11 yıllık veri analize tabi tutulmuştur. Sayı hâlinde ilan edilen verilerin yüzdelik karşılıkları hesaplanmış ve tablolar içerisinde gösterilmiştir. Araştırmanın evrenini, Türkiye'deki 15-24 yaş aralığındaki yükseköğretim mezunu gençler oluşturmaktadır. Araştırmada eğitimli gençler için işsizliğin üzerinde durulması gereken yapısal bir sorun olduğu ve yıllar içerisinde eğitimden işe geçişlerinin daha zor, uzun ve sancılı bir süreç haline geldiği sonucuna ulaşılmıştır. Gençlerin iş bulduğunda ise pek çok istihdam sorunuyla karşılaştığı; günümüzün istihdam yapısının onlara güvencesiz, düşük ücretli, geçici ve niteliğine uyuşmayan alt düzey işler sunduğu bulunmuştur. Bu açıdan gençlerin aldığı eğitimin anlamsızlaştığı ve modernizmin eğitim alanların yüksek statülü işlere ulaşabileceği şeklindeki vaadini yerine getirmede başarısız olduğu görülmüştür.
2007
Bu calismanin amaci bir Turk ornekleminde basari, baglanma, ozerklik ve baskinlik/guc gereksinimlerini olcebilecek yeni bir ogrenilmis (manifest) gereksinim degerlendirme soru formu gelistirmektir. Daha onceden bu amaca yonelik olarak gelistirilmis iki soru formu olmasina karsin (ogrenilmis gereksinim soru formu MNQ ve gereksinim degerlendirme soru formu NAQ), konuya iliskin yapilan pek cok calismada MNQ ile ilgili ic tutarlilik sorunlarina isaret edilmistir. Heckert ve calisma arkadaslari NAQ yu bu nedenle gelistirmislerdir. Bu calisma, konuya iliskin arastirmalar dizisinin ilk iki adimini icermektedir. Ilk calisma 20 si MNQ maddeleri, 40 i da Heckert ve calisma arkadaslari tarafindan onerilen toplam 60 madde ile baslamistir. Bu soru havuzu 650 lisans ogrencisi ile sinanmistir. Faktor analizi ve madde-toplam korelasyonlarini da iceren madde analizleri sonucunda 20 maddelik GDO (gereksinim degerlendirme olcegi) yaratilmistir. Ikinci calismada veriler 120 lisans ogrencisinden toplanm...

Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
References (1)
- Bu durumları ne sıklıkla hissettiklerinin 1-4 aralığında ortalamalarına baktığımızda en sık hissedilen durum 3,0 ortalama ile bunalmışlık. Huzursuz hissetme sıklığı 2,9, mecalsiz hissetme sıklığı ise 2,8. Bu duyguları ve durumları hissetme sıklığı kötü duygulardan iyi duygulara gittikçe azalıyor. Mutlu hissetme sıklığı 2,3, hayattan keyif alma sıklığı ise 2,2. Bunların yanı sıra 2021'den 2024'e gelindiğinde olumsuz durumları hissetme sıklığı azalırken, olumlu durumları hissetme sıklığının arttığını görüyoruz. Bu 2 dönemi kıyaslarken 2021'de gençlerin pandemiden ağır etkilendiğini hatırlamakta fayda var.