Requirements for the preparation of an article

Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2014

Son otuz yıldan bu yana yaşanan en önemli gelişmelerden biri, hızlanan küreselleşme hareketleri kapsamında liberal iktisadi düşünce ve politikaların dünya genelinde yayılması olmuştur. Özellikle neoliberal hareketler ile birlikte iktisadi bakımdan kapsamı genişletilen özgürlükçü akımlar, toplumsal yapılanma tarafından vazgeçilmez bir unsur olmuş ve ekonomik serbesti, refah gücünün artırılabilmesi amacıyla makro iktisadi gelişmelerin ana eksenini oluşturmuştur. Dolayısıyla bu çalışmada, ekonomik özgürlükler ile ekonomik büyüme arasındaki ilişkiler 1995-2012 döneminde gelişmiş, gelişmekte olan ve azgelişmiş ekonomiler için panel veri analizleri kullanılarak araştırılmıştır. Pedroni ve Kao eşbütünleşme analiz sonuçları, ekonomik özgürlükler ile iktisadi büyüme arasında uzun dönemli ilişkilerin varlığını göstermiştir. Ayrıca, Granger nedensellik analiz bulguları ise ekonomik özgürlüklerin, iktisadi büyümenin nedeni olduğunu yansıtmıştır. Analiz sonuçları bir bütün olarak değerlendirildiğinde ekonomik özgürlüklerin iktisadi büyüme sürecini hızlandırdığını söylemek mümkündür.

İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi, 2016

Sovyet dönemi sonrası BDT ülkelerinde yaşanan entegrasyon sürecinin değerlendirilmesi açısından günümüzdeki iş ilişkilerinin incelenmesi önem taşımaktadır. Bu konu karmaşıklığı ve çelişkili niteliğiyle Bağımsız Devletler Topluluğundaki genel durumdan farklılık arz etmektedir. Bu nedenle, ticari ve iktisadi işbirliğinin reel durumu, entegrasyon sürecinin değerlendirilmesi ve bağımsız devletler arasındaki işbirliğini iyileştirecek yeni ve etkili yaklaşımların geliştirilmesi ile bu yaklaşımların uygulama şekil ve yöntemleri üzerine tarafsız bir çalışmaya ihtiyaç vardır. Çalışmamızda BDT devletleri arasında, mevcut koşullarda ekonomik entegrasyon sağlanması yolunda ticari ve ekonomik işbirliği ve ekonomik entegrasyon kapsamında var olan sorunlar üzerinde durulmuştur. Vurgulamak gerekir ki, eski Sovyetler Birliğinden gelen bir işbirliğinin devamı olarak, entegrasyon sürecinde ticari, ekonomik ve siyası ilişkilerin yürütülmesinde en önemli etken Rusya'nın rolü olacaktır. Bu nedenle, çalışmada özellikle Rusya'nın günümüzdeki ekonomik gelişimi ve bölge üzerindeki rolü ele alınmıştır.

Beden Egitimi Ve Spor Bilimleri Dergisi, 2013

Gençlik dönemine rastlayan üniversite yıllarında öğrenciler, alıştıkları aile ortamından ayrılmaları, dış etkilere açık hale gelmeleri ve kendi özgür seçimlerini belirgin biçimde yapıyor olmaları nedeniyle sağlıklarını olumsuz yönde etkileyecek yaşam biçimi geliştirebilir. Gençlerin bu yaşam biçimini üniversite öğrenimi sonrasına taşımaları da olasıdır. Araştırmada üniversite öğrencilerinin sağlıklı yaşam biçimi davranışları ile fiziksel aktivite düzeylerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Merkez kampüste öğrenim gören 9264 öğrencinin 1260'ına ulaşılmıştır. Araştırmada deneklere antropometrik vücut ölçümü yapılmış olup fiziksel aktivite düzeyi ve sağlıklı yaşam biçimi davranışları ölçeği uygulanmıştır. Araştırma sonucu veriler incelendiğinde araştırmaya katılan üniversite öğrencilerinin % 47,94'ünü (604 öğrenci) erkek, % 52,06'sını (656 öğrenci) kadın öğrencilerin oluşturduğu tespit edilmiştir. Araştırmada üniversite öğrencilerinin sağlıklı yaşam biçimi davranışları ile fiziksel aktivite düzeyleri arasında ortanın altında pozitif yönde anlamlı bir ilişki olduğu sonucuna varılmıştır.

AB15 ÜLKELERİNDE BÜYÜME VE DIŞA AÇIKLIK İLİŞKİSİ: PANEL VERİ ANALİZİ, 2010

Özet:. Geleneksel görüş, bir ekonominin dışa açıklığının ekonomik büyümeyi desteklediğini öne sürer. Panel veri kullanılarak yapılan çok sayıda ekonometrik çalışmada, bir ülkenin makroekonomik değişkenleri ile ekonomik büyümesinin nasıl etkileştiğine dair iktisatçılar arasında hala bir tartışma mevcuttur. Bu makale, 1996-2003 yılları arasında AB-15 bölgesi için açıklığın ekonomik büyüme üzerindeki etkisini incelemektedir. Uygulama aşamasında panel veri tekniğini kullanıldı. Kullanılan değişkenler büyüme, açıklık, fiyat düzeyi, yatırım ve GSYİH'nın devlet payıdır. Açıklığın bu dönemde bu bölgedeki ekonomik büyüme üzerinde zayıf ama olumsuz bir etkisi olduğunu bulduk. Ayrıca, yatırımdaki artışın ve devlet harcamalarındaki düşüşün AB-15 ülkelerinde ekonomik büyümeyi desteklediğini bulduk.

OSMANGAZİ JOURNAL OF MEDICINE, 2020

Bu calismanin amaci saglikla iliskili alanlarda ogrenim goren universite ogrencilerinde enerji icecegi tuketimi, algilanan stres ve uyku kalitesinin incelenmesidir. Calisma 2017-2018 akademik yilinda Tip, Dis Hekimligi ve Saglik Bilimleri Fakultelerinde ogrenim gormekte olan 2095 ogrencide gerceklestirilen kesitsel tipte bir arastirmadir. Calismanin verileri Algilanan Stres Olcegi ve Pittsburg Uyku Kalitesi indeksini de iceren bir anket form ile toplandi. ogrencilerin 1255’i(%59.9) enerji icecegi tukettigini bildirdi. Enerj icecegi tuketimi erkeklerde, 21 yasindan buyuklerde, sigara icenlerde, alkol ve kahve tuketimi olanlarda ve enerji iceceklerinin bagimlilik yapici etkisinin olmadigi dusunenlerde daha sikti. Enerji icecegi tuketenlerin %13.8’si enerji icecegi tuketirken saglik sikayeti yasadigini bildirirken; en sik bildirilen saglik sikayetleri carpinti, sik idrara cikma ve uykusuzluktu. Enerji icecegi tuketiminin universite ogrencilerinde oldukca sik oldugu goruldu. enerji icec...

DergiPark (Istanbul University), 2022

Erişim, sağlık hizmetlerinin organizasyonu, finansmanı ve sunumunun incelenmesinde önemli bir kavramdır. Sağlık hizmetlerinin talep ve tüketiminde erişim eşitliği ve sürdürülebilirliğin sağlanabilmesi için sağlık hizmetlerine erişimin iyi yönetilmesi gerekmektedir. Sağlık hizmetlerinin sunumunda, hasta akışının tıkanması ve buna bağlı olarak tedavisinde aksaklıkların yaşanması erişimin önündeki çeşitli engellerden kaynaklanmaktadır. Bu çalışmada sağlık hizmetlerinde artış gösteren erişim eşitsizliğinde tüketici taleplerinin arz üzerine etkisinin olup olmadığı araştırılmıştır. Bu çalışmanın amacı, bakım alma ve hizmetlerden yararlanma amacıyla sağlık hizmetlerine erişimde, hasta akışı tıkanıklığının oluşmasında tüketici tutum faktörlerinin etkisinin araştırılması ve talep yönlü faktörlerin arz üzerine etkisinin varlığının incelenmesi gerekliliğine farklı bir bakış açısı sağlamak ve yönetsel stratejiler geliştirilebilmesi için veri oluşturmaktır. Araştırma belirli bir zaman kesitinde, neden ve sonuç arasındaki ilişkinin birlikte incelendiği kesitsel araştırma modeli olarak tasarlanmıştır. Çalışmada, sağlık hizmeti almak için bir kamu sağlık işletmesine başvuru yapan poliklinik hastalarının bir yıllık hasta akış dağılımı incelenmiş, veriler Pareto ilkesi temel alınarak analiz edilmiş ve yorumlanmıştır. Elde edilen bulgular sonucunda, bakım alma ve hizmetlerden yararlanma için sağlık hizmetlerine erişim talebinde bulunan hastaların poliklinik başvuruları branş ve tanı bazlı olarak gruplandırılmış, 2000 kişilik örneklem grubu üzerinde analiz yapılmıştır. Sağlık hizmeti sunumunda poliklinikten yararlanma sayısının hesaplanması amacıyla uygulanan pareto analizi sonunçlarına göre; branşların tamamında %20'lik hasta kitlesinin kendi gurubu içerisinde gerçekleştirilen toplam muayene kitlesinde %80 lik yer kapladığı görülmüştür. Pareto analizi ile ulaşılan sonuçlarda sağlık hizmetlerinin talebinde tüketicilerin yoğunluğunun belirlenmesi, tespit edilen bu bireylerin tüketici tutum ve davranışları açısından incelenmesi ve satın alma davranışlarının değerlendirilmesinin karar vericiler için pazarlama araştırmalarında nicel bir karar aracı olarak nitelendirilebileceği öngörülmüştür.

2012

Bu araştırmanın amacı üniversite öğrencilerinin fiziksel aktivitelerini adımsayar ile belirlemek ve fiziksel aktivite ile vücut kompozisyonu ve enerji tüketimi arasındaki ilişkisini incelemektir. Araştırmaya toplam 1113 kadın ve erkek üniversite öğrencisi katıldı. Deneklerin fiziksel aktiviteleri günlük adım sayısının adımsayar (Yamax PW610) ile ölçülmesi yöntemi uygulandı. Vücut kompozisyonu belirlenmesinde Bioimpedance yöntemi kullanıldı (Tanita BC-418MA). Araştırmaya katılan kadın ve erkek üniversite öğrencilerinin ortalama günlük adım sayıları sırasıyla 8020±3117 adım/gün ve 8652±3258 adım/gün olarak belirlendi. Kadın ve erkek üniversite öğrencilerinin sırasıyla günlük adım sayısı ile VKİ (r =-.115 ve-.129), SağBYY (r =-.110 ve-.131) ve SolBYY (r =-.119 ve-.103), arasında istatistiksel olarak negatif anlamlı ilişki bulunmaktadır. Günlük adım sayısı ile Enerji Tüketimi (r = .026 ve .022) arasında ise istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmamaktadır. Sonuç olarak, üniversite öğrencilerinin fiziksel aktivite seviyeleri yetersiz ve erkek öğrencilerinin günlük adım sayıları kadınlara göre daha yüksek olduğu. Ayrıca günlük adım sayısı ile vücut yağ yüzdesi arasında negatif ilişki bulunmaktadır.

Artan su ihtiyacı ve yaşanan kuraklıklara bağlı olarak, Konya Kapalı Havzasında su tüketim değerleri, su beslenmesi miktarını aşar hale gelmiştir. Bu nedenle, Konya kenti yeraltı su seviyesinde önemli düşüşler tespit edilmiştir. Bu nedenle, KOSKİ Genel Müdürlüğü tarafından 2007-2011 yılları için hazırlanan Stratejik Planda " 200.000 m 3 /gün kapasiteli Konya Atıksu Arıtma Tesisi arıtılmış atıksularının tarımsal sulama veya rekreasyon amaçlı kullanılması " bir hedef olarak belirlenmiştir. Geri kazanılmış suların kentsel yeşil alan sulamasında veya kent içindeki kanallara beslenerek rekreasyon ve tarımsal sulama amaçlı kullanılması olmak üzere, iki alternatif proje için 2008 yılında bir fizibilite çalışması yapılmıştır. Bu çalışmanın amacı, belirlenen alternatiflerin temel bir senaryo ile (hiçbir yatırım yapılmadığı durum) teknik ve ekonomik karşılaştırmalı analizlerinin yapılarak en uygun ve en ekonomik çözümün belirlenmesidir. Finansal analiz, 2009-2020 yılları işletme dönemi için belirlenen yatırım harcamaları ile işletme ve bakım giderleri ve gelirlerinden oluşan proje nakit akışının net bugünkü değer (NBD) analizine dayanmaktadır. Fizibilite çalışması ile, her iki alternatif projenin de uygulanabilir olduğu ancak arıtılmış suların kentsel yeşil alan sulamasında kullanımının daha ekonomik bir proje olduğu belirlenmiştir. Bundan dolayı, KOSKİ tarafından üçüncül arıtma prosesi, su depoları, pompa istasyonları ve mor şebekeden oluşan geri kazanım sistemi kurulması planlanmıştır. Anahtar Kelimeler: Arıtılmış su, geri kazanım, yeniden kullanım, kentsel yeşil alan, sulama, ekonomik analiz. / The water consumption amount has exceeded the water resource capacities in the Konya closed basin due to the recent droughts and increasing water demand. The significant declines in the groundwater levels have been determined in Konya region, since the compensation of this water deficit has been provided by groundwater. For this reason, " Agricultural irrigation or recreational use of the treated wastewater with 200,000 m 3 /day capacity of Konya Wastewater Treatment Plant " has been identified as a strategic target in the Strategic Plan for the period of the year 2007-2011, prepared by Water and Sewerage Administration (KOSKI). A feasibility study of two alternative projects for utilization of the reclaimed water was prepared in 2008; urban landscape irrigation and/or feeding the existing creeks and canals in the region for recreational and agricultural irrigation purposes. The aim of this work is to determine the most appropriate and cost effective system for the identified alternative systems by performing technical and economical comparison of these systems with the baseline scenario (Without any investment, i.e. business as usual scenario). Financial analysis of this feasibility study is based on the comparison of the net present value (NPV) of the effective project cash flow for the period of the years 2009-2020 which is composed of the cost of the new investments, operational and maintenance expenditures and revenues. In the result of this study, although both systems have been determined as feasible, the urban landscapes irrigation alternative was found to be the most cost effective project. Therefore, it has been planned by KOSKI to construct water reuse system including; tertiary treatment process, reclaimed water reservoirs, pump stations, purple pipelines for making use of the treated wastewater in Konya urban landscapes.

2020

Bu calismada davranissal niyetler, iliskisel pazarlama stratejileri ve iliskisel kalite unsurlari arasindaki iliskiler hasta perspektifinden incelenmistir. Calismanin verileri Istanbul ilindeki devlet, ozel ve universite turlerinde faaliyet gosteren hastanelerden yatakli tedavi gormus (ameliyat olmus) 1050 hastadan toplanmistir. Yapisal esitlik modellemesinin kullanildigi bu calismada her bir hastane turunden esit sayida (Ndevlet: 350, Nozel: 350, Nuniversite: 350) katilimciya ulasilmistir. Devlet, ozel ve universite hastaneleri orneklemi icin hasta tatmini iliskisel kalite unsurunun, iliskisel pazarlama stratejileri onculu tarafindan sirayla %83, %84 ve %81 oraninda aciklandigi saptanmistir. Devlet hastaneleri ornekleminde guven iliskisel kalite unsurunun tavsiye etme niyeti uzerinde %90 etkisi saptanmistir. Ozel hastaneler ornekleminde hasta tatmini iliskisel kalite unsurunun tekrar tercih etme ve daha fazla odeme niyetleri uzerinde ise sirayla %66 ve %41 aciklayiciliga sahip oldu...